Yargıtay Onaltıncı Ceza Dairesi, 28/02/2018, E.2017/40429, K.822

ÖZET
Sanığın aralarında boşanma davası devam etmekte olan tanık ile yaptığı telefon görüşmesinde, yapılan görüşmeyi kayda aldığını bildirmesine ve sanığı bu hususta uyarmasına rağmen, yapılan uyarıya aldırmadan Cumhurbaşkanına yönelik hakaret içeren sözler söylemesi ve bu durumun tanık tarafından BİMER’e ihbaren bildirilmesi üzerine başlayan soruşturma sonucunda açılan davada, kayıt yapıldığına dair bildirim ve uyarı akabinde bahse konu sözlerin söylendiğini tespit eden görüşme kaydının üçüncü kişi yönünden delil olacağının kabulü gerektiği gözetilerek atılı suçtan mahkumiyeti yerine, yapılan görüşme kaydının delil niteliğinde olmadığına dair hatalı kabülle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:

I- Katılan vekilinin temyiz taleplerinin incelenmesinde;

Katılan vekilinin 02.08.2016 tarihli dilekçe ile vekaletnamesindeki yetkiye dayanarak şikayetten vazgeçtiği ve CMK’nın 243. maddesi uyarınca katılmanın hükümsüz kaldığı anlaşıldığından, hükmü temyiz etme hak ve yetkisi bulunmayan katılan vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,

II- O yer Cumhuriyet savcısının temyiz taleplerinin incelenmesinde;

Sanığın aralarında boşanma davası devam etmekte olan tanık Serap ile yaptığı telefon görüşmesinde, tanık …’ın yapılan görüşmeyi kayda aldığını bildirmesine ve sanığı bu hususta uyarmasına rağmen, yapılan uyarıya aldırmadan Cumhurbaşkanına yönelik hakaret içeren sözler söylemesi ve bu durumun tanık … tarafından BİMER’e ihbaren bildirilmesi üzerine başlayan soruşturma sonucunda açılan davada, kayıt yapıldığına dair bildirim ve uyarı akabinde bahse konu sözlerin söylendiğini tespit eden görüşme kaydının üçüncü kişi yönünden delil olacağının kabulü gerektiği gözetilerek atılı suçtan mahkumiyeti yerine, yapılan görüşme kaydının delil niteliğinde olmadığına dair hatalı kabülle yazılı şekilde beraatine karar verilmesi,

Kanuna aykırı, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 28.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Kaynak: www.corpus.com.tr