Yargıtay Sekizinci Ceza Dairesi, 27/01/2022, E.2019/25665, K.1580

ÖZET
sanığın işletmekte olduğu bar niteliğindeki işyerinde silah olduğu yönündeki anons üzerine Emniyet Müdürlüğünün önleme arama izni yazısı ile kaymakamlık makamının oluru ile işyerinin giriş ve çıkış kapıları kontrol altına alındıktan sonra silahın bulunabilmesi için işyerine girildiği ve önleme arama izni ile sanığın işyerindeki yazıhane kısmında bulunan dolabın üst tarafında havlu kağıda sarılı vaziyette tabanca ve 8 adet fişek ele geçirildiği anlaşılmakla, suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe oluştuğu halde CMK.nın 116 vd. mad. uygun bir arama kararı alınmadığı gibi, yapılan aramanın da Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 18/a maddesi kapsamında da kalmadığı anlaşılmakla, anılan yerde yapılan arama ve elkoyma işlemlerinin hukuka aykırı olduğu, ele geçirilen suç eşyasının da hukuka aykırı yöntemle elde edilmiş delil olmasından dolayı hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, sanığın beraati ile bizatihi suç teşkil eden tabancanın ve fişeklerin müsaderesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi yasaya aykırıdır.

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 20. ve 22. maddelerinde, kişilerin özel yaşamlarının ve haberleşmenin gizliliği ilkeleri güvence altına alınmış, 38/6. maddesinde, kanuna aykırı olarak elde edilen bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği ifade edilmiş, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 119/2. maddesinde arama karar veya emrinde; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerlerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresinin açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiş, aynı Yasanın 206/2-a ve 217/2. maddelerinde de yasa ve hukuka aykırı delillerin hükme esas alınamayacağı açıklanmıştır.

5271 sayılı CMK’nın 116/1 ve devamı maddelerinde, suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe bulunması halinde şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri ve ona ait diğer yerlerin hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlilerinin arama yapabileceğinin düzenlendiği, Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği’nin 18. maddesinin (a) bendinde ise umuma açık istirahat ve eğlence yeri sayılan, kişilerin tek tek veya toplu olarak eğlenmesi, dinlenmesi veya konaklaması için açılan otel, motel, pansiyon, kamping ve benzeri konaklama yerleri; gazino, pavyon, meyhane, bar, birahane, içkili lokanta, taverna ve benzeri içkili yerlerin genel güvenlik ve asayiş yönünden denetiminin, şartları oluştuğunda kolluk tarafından kendiliğinden yapılabileceğinin belirtildiği; somut olayda, sanığın işletmekte olduğu … isminde bar niteliğindeki işyerinde silah olduğu yönündeki anons üzerine Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğünün 20.10.2014 tarih ve 2014/977 sayılı önleme arama izni yazısı ile kaymakamlık makamının oluru ile işyerinin giriş ve çıkış kapıları kontrol altına alındıktan sonra silahın bulunabilmesi için işyerine girildiği ve önleme arama izni ile sanığın işyerindeki yazıhane kısmında bulunan dolabın üst tarafında havlu kağıda sarılı vaziyette tabanca ve 8 adet fişek ele geçirildiği anlaşılmakla, suç delillerinin elde edilebileceği hususunda makul şüphe oluştuğu halde CMK.nın 116 ve devamı maddelerine uygun bir arama kararı alınmadığı gibi, yapılan aramanın da Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliğinin 18/a maddesi kapsamında da kalmadığı anlaşılmakla, anılan yerde yapılan arama ve elkoyma işlemlerinin hukuka aykırı olduğu, ele geçirilen suç eşyasının da hukuka aykırı yöntemle elde edilmiş delil olmasından dolayı hükme esas alınamayacağı gözetilmeden, sanığın beraati ile bizatihi suç teşkil eden tabancanın ve fişeklerin müsaderesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,

Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA,

01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Kaynak: www.corpus.com.tr